Geçen hafta yazımızda adaletten söz etmiştik. Bu hafta yine adaletin bir açığını konuşacağız; faili meçhul cinayetler.
Meçhul olan failler genellikle meşhur insanları kurban seçiyor. Sıradan bir insanı öldürürseniz yakayı ele veriyorsunuz ama ünlü birini öldürürseniz tüyebiliyorsunuz. (Özellikle de bu ünlülerin muhalif ve siyasi bir tarafı varsa). İşte burası çok düşündürücü.
Çünkü aslına bakarsanız tam tersi olması gerekir. Ölen kişi ünlü ise kamuoyunun baskısından dolayı daha çok üzerine düşülmesi gerekir.
Benim şu an çalıştığım işyerim Ankara’da, Uğur Mumcu’nun sokağında bulunuyor ve bugün Uğur Mumcu’nun ölüm yıl dönümüdür. İşte bu yüzden Uğur Mumcu cinayetini örnek vereceğim. 32 yıl olmasına rağmen hâlâ katili bulunamamıştır!
Aslına bakarsanız, katilin kim olduğunu herkes bilir ama söyleyemez. Çünkü elimizde delil yok ve adalet sisteminde ‘aksi ispatlanana kadar herkes masumdur’ anlayışı var. Adaletimiz o katili bulmamakta kararlı. Bu dosyayı çoktan kapattı. İşte bu durumdan dolayı, ben; “katil şudur” desem, suçlu olurum. Peki, görünen köy kılavuz ister mi? Herkesin bildiğini kimden saklıyorsunuz?
Şu hâlde gerçek; Uğur Mumcu cinayetinin faili meçhul değil, faili meşhurdur!
Yorumlar
Işıklar içinde uyusun yurda uçma olsun..
2 0
Uğur'lar olsun.
1 0